Doç. Dr. Durak PUSMAZ
Trakya Üniv. İlahiyat Fak. Em. Öğr. Üyesi
HZ. EBU BEKİR’İN YÜKSEK ZEKÂSI VE İNCE ANLAYIŞI
11/11/2018 Olayları anlama, yorumlama ve kendilerine yöneltilen sorulara yerinde cevap verme hususunda hepsi tabii olarak aynı değildi. İçlerinde üstün zeka ve yüksek ferasete sahip olanlar var idi. Hz. Ebu Bekir (r.a.) bunlardan biri idi. Bu hususu teyid eden iki misal arzetmek istiyorum: Peygamber Efendimize Medine hayatı boyunca on sene müddetle hizmet etme şerefine nail olan Enes (r.a.) anlatıyor: “Hicret esnasında Hz. Peygamber, devesine binmiş önde gidiyor, Hz. Ebu Bekir (r.a.) da arkadan onu takip ediyordu. Hz. Ebu Bekir ticaret maksadıyla Şam’a çok gidip geldiği için yolu iyi biliyor, yolda karşılaştıkları kimseler de kendisini tanıyor ve: “- Ey Ebu Bekir, önünde giden kim?” diye soruyorlardı. Hz. Ebu Bekir de: “- هَادٍ يَهْدِينِي Benim rehberimdir, bana yol gösterendir.” diye cevap veriyordu. (Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, 6/56) Başka bir rivayette ise “ دَلِيلٌ يَدُلُّنِي الطَّرِيقَ bana yol gösteren bir delildir” diye cevap veriyordu. (İbnü’l-Cevzî, el-Ezkiyâ, s. 23; İbn-i Sa’d, I, 233-235; Ahmed, III, 211) Hz. Ebu Bekir, bu cevabıyla Rasûlüllah’ın, kendisine dini yönden yol gösterdiğini, manevi bakımdan rehberlik yaptığını kastediyor, karşıdaki kimse ise onun yol rehberi, kılavuzu olduğunu anlıyor. Yüksek akıl ve zekâ ürünü olan böyle fevkalade güzel bir cevap ancak Hz. Ebu Bekir gibi birinden beklenir. “Sükût ikrardan gelir” kaidesi gereğince Hz. Ebu Bekir’in bu cevabı Rasûlüllah’ın onayından da geçmiş, böylece takriri sünnet olmuştur. Hz. Ebu Bekir (r.a.)’ın bu ince anlayışını Kur’an-ı Kerimi ve hadis-i şerifleri anlama ve tefsirinde de görüyoruz: Ebu Said el-Hurî î (r.a.)’tan şöyle rivayet edilmiştir: عَنْ أَبِي سَعِيدٍ الخُدْرِيِّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ، قَالَ: خَطَبَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، النَّاسَ وَقَالَ: «إِنَّ اللَّهَ خَيَّرَ عَبْدًا بَيْنَ الدُّنْيَا وَبَيْنَ مَا عِنْدَهُ، فَاخْتَارَ ذَلِكَ العَبْدُ مَا عِنْدَ اللَّهِ»، قَالَ: فَبَكَى أَبُو بَكْرٍ، فَعَجِبْنَا لِبُكَائِهِ: أَنْ يُخْبِرَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَنْ عَبْدٍ خُيِّرَ، فَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ هُوَ المُخَيَّرَ، وَكَانَ أَبُو بَكْرٍ أَعْلَمَنَا Peygamber Efendimiz vefatına yakın bir gün hütbe irad edip: “Yüce Allah, kulunu, dünya ile kendisine kavuşma arasında muhayyer bıraktı. O kul da, O’na kavuşmayı seçti.” buyurdu. Bunun üzerine Ebu Bekir (r.a.) yüksek ferasetiyle Efendimizin ne demek istediğini anlamış, ağlamaya başlamıştı. Diğer sahabiler, Rasûlüllah’ın maksadını anlayamamış ve Ebu Bekir’in ağlamasına da şaşıp kalmışlardı. Nitekim hadis-i şerifin ravisi olan Ebu Saîd el-Hudrî (r.a.): “Biz, Resulüllah’ın muhayyer bırakılan bir kuldan bahsetmesine, Ebu Bekir’in ağlamasına doğrusu şaştık, hayret ettik. Meğer muhayyer bırakılan kuldan maksat Rasûlüllah (sav) imiş. Bunu içimizde en iyi anlayan da Ebu Bekir olmuştu.” demiştir. (Buhari, Salât, 80) |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
İLİM, KÖLEYİ KRAL MERTEBESİNE YÜKSELTİR - 14/12/2018 |
İLİM, KÖLEYİ KRAL MERTEBESİNE YÜKSELTİR |
KUR’AN’DA KUSUR ARAYANIN HALİ PERİŞAN OLUR - 02/12/2018 |
KUR’AN’DA KUSUR ARAYANIN HALİ PERİŞAN OLUR |
CANLARINI VE MALLARINI CENNET MUKABİLİNDE SATANLAR - 27/11/2018 |
CANLARINI VE MALLARINI CENNET MUKABİLİNDE SATANLAR |
HERKES KENDİ AKLINI BEĞENİR - 17/11/2018 |
HERKES KENDİ AKLINI BEĞENİR |
KÖTÜLÜĞÜ İYİLİKLE SAVMAK - 13/11/2018 |
KÖTÜLÜĞÜ İYİLİKLE SAVMAK |
BÜTÜN İNSANLAR TAKVA İLE MUHATAP - 09/11/2018 |
BÜTÜN İNSANLAR TAKVA İLE MUHATAP |
MUTTAKİLER CÖMERTTİRLER - 06/10/2018 |
Muttakiler çok cömert kimselerdir, mallarını Allah yolunda harcamaktan zevk alırlar. Kur’an-ı kerimde onların bu cömertliklerine yer yer atıfta bulunulur. |
ÖYLE YEMİN OLMAZ - 08/06/2018 |
İslam dini sadece insanlarla Yaratıcı arasındaki münasebetleri tanzim eden bir din değil, aynı zamanda insanların birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarının olduğunu belirten, sosyal yönü de olan bir dindir. |
YOLUN EĞRİSİ DE VAR - 03/06/2018 |
YOLUN EĞRİSİ DE VAR |
Devamı |