Doç. Dr. Durak PUSMAZ
Trakya Üniv. İlahiyat Fak. Em. Öğr. Üyesi
ŞEHİDLERE ÖLÜ DENİLMEZ
07/03/2018 Yüce Rabbimiz Âl-i İmran Suresi’nin 169-170’inci ayetinde: “Allah yolunda öldürülenleri, sakın ölüler zannetmeyin. Bilakis onlar diridirler, Rableri katından rızıklandırılmaktadırlar. Allah’ın, kendilerine lütfundan vermiş olduğu şehitlik mertebesinden dolayı sevinç içindedirler. Geride kalıp şehit olarak henüz kendilerine yetişemeyenlere de, kendileri için bir korku ve üzüntü olmadığını müjdelerler.” buyurmuştur. Âyet-i Kerimelerden öğreniyoruz ki;
“Şehîd, “şahit olan, hazır bulunan” demektir. Ölüp yok olan, kaybolup giden (gâib) değil, hayatta olan, tabir caizse ölümsüzleşendir.” (Hadislerle İslam, IV, 521) Zira ölü olan kimse bir şey hissetmez. Herhangi bir şeyden lezzet almaz. Daimi nimet içerisinde bulunmaz. Rızıklandırılmaz. Zaten şehid’in bir manası da “hayy”/diri demektir. Çünkü o, Rabbi katında diridir. (Lisanü’l-Arab, I, 2109).
Allah ve meleklerin onların cennete gireceklerine şahitlik ettikleri için, Veya hakikatte ölmüş olmayıp hayatta bulunduklarına şahitlik edilmiş olmalarından dolayıdır.
“Bir gün bedevînin biri Hz. Peygamber’e geldi. Kelime-i şehâdet getirerek Müslüman oldu. Sonra yurdunu terk edip Medine’ye yerleşti ve çobanlık yaparak geçimini kazanmaya başladı. Resûlullah (sav), ashâbından birini bu kişiyle ilgilenmesi için görevlendirdi. O günlerde bir savaş olmuştu ve Hz. Peygamber düşmandan alınan ganimetleri taksim ediyordu. O kimseye de hissesini gönderdi. Ashâb kendisine hissesine düşen ganimeti verince onlara bunun ne olduğunu sordu. Onlar da, “Peygamber’in (sav) sana ayırdığı hissedir.” dediler. O, hissesine düşen ganimeti Peygamber’e (sav) getirdi ve bunun ne olduğunu ona da sordu. O esnada orada bulunan sahâbîler de Efendimizle bu kişinin arasında geçen konuşmayı dinliyorlardı. Resûlullah (sav), “- Bunu senin için ayırdım.” buyurdu. Adam, “- Ben sana ganimet elde etmek için değil -eliyle boğazını göstererek- şuramdan ok ile vurulup ölmek ve cennete girmek için uydum.” dedi. Resûlullah (sav), “- Eğer gerçekten doğru söylüyorsan ve Allah’a verdiğin sözü tutarsan Allah da sana istediğini verecektir.” buyurdu. Bu kişi, yapılan bir savaşta tam da işaret ettiği yerden okla vurularak şehîd oldu. Sahâbîler onu bu hâlde Resûlullah’a (sav) getirdiler. Allah Resûlü, “- Bu, o adam mı?” diye sordu. “- Evet.” dediler. Resûlullah (sav), “- O, Allah’a verdiği sözü tutmuş, Allah da ona dilediğini vermiş.” buyurdu. Sonra onu kendi cübbesi ile kefenledi ve önüne koyarak namazını kıldı. Ardından ona şöyle dua etti: “Allah’ım! Bu kulun senin yolunda hicret ederek şehîd oldu. Ben de buna şahidim.” (Nesâî, Cenâiz, 61; Hadislerle İslam, IV, 421)
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
İLİM, KÖLEYİ KRAL MERTEBESİNE YÜKSELTİR - 14/12/2018 |
İLİM, KÖLEYİ KRAL MERTEBESİNE YÜKSELTİR |
KUR’AN’DA KUSUR ARAYANIN HALİ PERİŞAN OLUR - 02/12/2018 |
KUR’AN’DA KUSUR ARAYANIN HALİ PERİŞAN OLUR |
CANLARINI VE MALLARINI CENNET MUKABİLİNDE SATANLAR - 27/11/2018 |
CANLARINI VE MALLARINI CENNET MUKABİLİNDE SATANLAR |
HERKES KENDİ AKLINI BEĞENİR - 17/11/2018 |
HERKES KENDİ AKLINI BEĞENİR |
KÖTÜLÜĞÜ İYİLİKLE SAVMAK - 13/11/2018 |
KÖTÜLÜĞÜ İYİLİKLE SAVMAK |
HZ. EBU BEKİR’İN YÜKSEK ZEKÂSI VE İNCE ANLAYIŞI - 11/11/2018 |
HZ. EBU BEKİR’İN YÜKSEK ZEKÂSI VE İNCE ANLAYIŞI |
BÜTÜN İNSANLAR TAKVA İLE MUHATAP - 09/11/2018 |
BÜTÜN İNSANLAR TAKVA İLE MUHATAP |
MUTTAKİLER CÖMERTTİRLER - 06/10/2018 |
Muttakiler çok cömert kimselerdir, mallarını Allah yolunda harcamaktan zevk alırlar. Kur’an-ı kerimde onların bu cömertliklerine yer yer atıfta bulunulur. |
ÖYLE YEMİN OLMAZ - 08/06/2018 |
İslam dini sadece insanlarla Yaratıcı arasındaki münasebetleri tanzim eden bir din değil, aynı zamanda insanların birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarının olduğunu belirten, sosyal yönü de olan bir dindir. |
Devamı |