Dr. Nail ÇAM
nailcam09@hotmail.com
YABANCI BİR KADINLA MUSÂFAHA YAPMAK
02/10/2019 Dört mezhebin, yabancı bir kadınla musafaha yapmanın hükmü hususunda söylediklerini ve hükümlerine dayanak aldıkları akli ve nakli gerekçeleri ifade etmeye çalıştım. Hanefîler: Erkeğin genç bir kadınla musafaha etmesini kadın fitneden emin olunan biri olsa bile zarûret olmadığı sürece haram olarak görürler. Fakat şehvet duyulmayan ihtiyar kadınlar musafaha yapmayı câiz görmüşlerdir. Erkeğin, şehvetten emin olsa bile kadının yüzüne ve avucuna dokunması yasak varlığından, zarûret ve belvâ (ihtiyaç) yokluğundan dolayı caiz değildir. (İbn Nuceym, Bahru’r-Râik, 8/219) Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: “Kim bir kadının avucuna dokunursa kıyamet günü avucuna kor konulur.” Bu durum, kendisine şehvet duyulan genç kadın olduğundadır. Ancak şehvet duyulmayan acûze olduğunda onunla musafaha yapmakta ve elini tutmakta fitne yokluğundan dolayı sakınca yoktur. Hazreti Ebu Bekr’in içinde sütannesi olan kabileye gittiğinde ihtiyar kadınlarla musafaha ettiği; Abdullah b. Zübeyr’in, acûze bir hasta bakıcı kiraladığı rivayetleri vardır. (Kenzu’l-Hakâik şerhi, Tebyinu’l-Hakâik, 6/18; Zeylaî, Nasbu’r-Râyede (6/128) bu iki rivayetin garib olduğunu; hafız ibn Hacer de Dirâye’de (2/224), bu rivâyetleri bulamadığını söyler. Mâlikîler: Haramlığı ortaya koyan delilin umumluğunu esas alarak şehvetle veya şehvetsiz, genç veya acûze ayırımı yapmadan yabancı bir kadınla musafahanın haram olduğu görüşündedirler. Şerhu’s-Sağir’de şöyle denilmiştir: “Erkeğin, yabancı kadınla musafaha etmesi, kadın ihtiyar bile olsa, câiz değildir. Çünkü mübâh olan sadece görmektir.” (Şeyh Derdîr ve Allame Sâvî’nin haşiyesi ile beraber, 4/760) Muhammed b. Ahmed (Alîş) der ki: “Yabancı bir erkeğin, kadının yüzüne ve avucuna dokunması câiz olmaz. Avucunu kadının avucuna hâilsiz koyması câiz olmaz”. (Menhu’l-Celîl, 1/223) Şâfiîler: Hâkim görüş, fitneden emin olmak ve hâcet olduğunda bir hâil ile yapmak haricinde yabancı bir kadınla bir erkeğin musafaha yapmasının caiz olmadığıdır. Nevevî’nin Minhacı ve Remlî’nin minhac şerhi Nihayetu’l-Muhtac’ında şöyle denilmiştir: “Hâcet olduğunda, arada bir hâil bulunması ve fitneden emin olmak şartıyla yabancı bir kadınla musafaha helaldir.” (Minhac şerhi, Nihaye, 6/191) Musafahadan men etmenin maksadı, haram şehvet sebeplerini söküp atmak ve şüpheleri yok etmektir. Bu zikredilen iki şartla bu maksat gerçekleşir. Şehvetin meydana gelme sebeplerinin en önemlilerinden birisi, erkek ve kadının tenlerinin mülâkî olmasıdır. Hâil, bu mülâkî olmayı engeller böylece sebep ortadan kalkar. Hanbelîler: Yabancı genç bir kadınla musafahanın caiz olmadığı görüşündedirler. Ancak acûze ile musafaha caizdir. İmam Ahmetten mutlak (genç ve ihtiyar) kerâhiyet doğrultusunda başka bir rivayet de vardır. İkna’da ve Buhûtî şerhinde: “Yabancı genç bir kadınla musafaha caiz olmaz. Çünkü musafaha bakmaktan daha şerdir”, denilmiştir. İbn Mansur rivayetinde ise kadınlarla musafahanın mekruh olduğu mutlak olarak gelmiştir. Muhammed b. Abdullah b. Mehran dedi ki: “Ebu Abdillah‘a kadınla musafaha eden bir adam hakkında soruldu. Hayır, dedi ve çok sert davrandı. Elbisesi ile musafaha yapsa? denildi, hayır dedi. Rahmi olsa? denildi, hayır dedi. Kızı olsa? Kızı ise sakınca yok, dedi.” (İbn Muflih, el-Edâbu’ş-Şer’iyye, 2/257) Mutlak haram hükmü, şeyh Takiyüddin’inin tercihidir. Gerekçesi de (illet) dokunmanın bakmaktan daha beliğ olmasıdır) (Keşşâfu’l-Kına, 2/154-55) Dört mezhebe ait görüşler şöyle özetlenebilir: 1. Mâlikîlere göre mutlak olarak (genç-ihtiyar) haramdır. 2. Şâfiînin dışındaki cumhura göre, ikisi de gençse yabancı bir kadınla musafaha câiz değildir. Şâfiiler ise iki şartla câiz görmüşlerdir: Fitneden emin olmak ve musafaha için hacet varsa bir hâil ile yapmak. 3. Mâlikîler dışındaki cumhura göre, kadın şehvet duyulmayacak acûze ise yabancı bir kadınla musafaha câizdir. 4. Ahmed b. Hanbel’den başka bir rivayete göre, ihtiyar genç ayırımı yapmadan musafaha mutlak olarak mekruhtur. 5. Bazı ulemaya göre ise kadınla musafaha câizdir. Bunların gerekçesi ise hz. Peygamber, bey’atta musafahadan imtina edince kadınlarla hz. Ömer’in musafaha yapmasıdır. Eğer haram olsa idi o da yapmazdı. Musafahadan imtina hz. Peygamberin özelliklerindendir. İhtiyaç anında bu görüş taklit edilebilir. Ümmü Atiyye demiştir ki: “Hz. Peygamber Medine’ye gelince Ensar kadınlarına emretti. Onlar bir evde toplandı ve onlara hz. Ömer’i gönderdi. Hz. Ömer gelmiş, selam verip kadınlarla musafaha edip bey’atleşmiştir. Şöyle ki: Hz. Ömer, ben Allah’ın rasûlünün elçisiyim demiş; kadınlar da hoş geldin, Allah rasulünün elçisi demişlerdir. Hz Ömer onlara Allah’a şirk koşmamak, hırsızlık yapmamak..... üzere ayetini (mümtehine suresi 12) sonuna kadar okumuş; sonra evin dışından elini uzatmış kadınlar da evin içinden ellerini uzatmışlardır. Hz. Ömer de ey Allahım şahit ol!” demiştir. (Ümmü Atiyye hadisini, ibn Hıbbân, Taberânî, el-Bezzâr, Ebû Ya’lâ, Taberî vd. Rivayet etmiştir.) 6. İhtiyarla musafahanın cevazının delili yoktur. Çünkü: kadınlarla bey’at ettiğinde bir kadın elini uzatınca ben “kadınlarla musafaha etmem” hadisi umum bildirir. DELİLLER 1. Hz. Aişe’den rivayet olunmuştur: “Ey iman edenler! Muhacir Mümine kadınlar size geldiklerinde onları imtihan edin. (Mümtehine, 10) ayeti nedeniyle hz. Peygamber, kadınları imtihan ediyordu. Bu şartı (hicret) gerçekleştireni sınıyordu. Mümine kadınlar istenen sözleri ikrâr edince ayrılın, sizinle bey’atlaştık diyordu. Allah’a yemin olsun ki hz. peygamber asla kadın eline dokunmamıştır. O sadece sözle bey’at etmiştir. (Buhari, Müslim) Nevevî der ki: “Kadınların bey’atı eli tutmaksızın sözle olur. Erkeklerin bey’atı ise söz ve el tutmak ile olur. Yabancı kadının konuşmasını dinlemek mübahtır. Sesi, avrat değildir. Erkek, tedavi ve muayene gibi zarûret olmadığı sürece yabancı bir kadının tenine dokunamaz.” (Müslim şerhi) Ümeyyeme binti Rakîka’dan rivayet edilmiştir: “Bey’at etmek için Rasulullaha geldik. Dedik ki: Ey Allah’ın rasulü! Hiçbir şeyle Allah’a şirk koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina yapmamak, evlatlarımızı öldürmemek, ellerimiz ve ayaklarınızla uydurduğumuz bühtan/iftira getirmemek, marufta sana âsi olmamak üzere sana bey’at ediyoruz. Hz. Peygamber: Güç ve takat yetirebildiğiniz kadar buyurdu. Onlar da Allah ve rasulü bize bizden daha merhametli; gel ey Allah’ın rasulü sana bey’at edelim dedik. Ben, kadınlarla musafaha etmem; yüz kadına olan sözüm, bir kadına olan sözüm gibidir”, dedi. (Tirmîzî, Nesâî, İbn Mâce, Sahih-i İbn Hıbbân, Muvatta, Müsnedi Ahmed, Mu’cemu’l-Kebîr, Dârekutnî) Bu bey’at hadîsi, şöyle yorumlanmıştır: Bu hadis bize şunu beyan eder: Hz. Peygamber bey’atte kadınlarla musafaha etmemiştir. Bu sarîh bir nastır. Hz. Peygamber, bey’atte bile musafaha etmedi ise bey’at dışında musafaha etmemesi daha evleviyetledir. Bey’atin keyfiyeti ile ilgili olarak denilmiştir ki: Hz. Peygamber bir kadeh su istemiş, ellerini içine daldırmış, sonra da kadınlar ellerini suya daldırmışlardır. (İbn Sa’d, vâkıdî’den; Taberânî, Urve b. Mesud’dan Ebû Nuaym el- İsfehânî, tarihu İsfehan) Hz. Peygamberin, kadınlarla elinde kumaş bir bezle musafaha ettiği (Ebû Dâvûd, hz peygambere bir bez getirilmiş, onu elinin üzerine koymuş ve ben, kadınlarla musafaha yapmıyorum buyurmuştur. Abdürrezzak, İbrahim en-Nehâî’den şunu rivayet etmiştir: o, kadınlarla elinde bez olduğu halde musafaha ediyordu) veya hz. Peygamber adına hz. Ömer’in musafaha ettiği rivayetleri de vardır. 2. “Sizden birinin başının iğne ile delinmesi, ona helal olmayan bir kadına dokunmasından daha hayırlıdır”. (Mu’cemu’l-Kebîr) 3. Yabancı kadınla musafaha fitneye vesiledir. Böyle bir şeyi şâriin haram kılmaması ve mübah sayması makbul değildir. 4. İslam, meşrû bir gerekçe olmadan yabancı bir kadına bakmayı haram kılmıştır. Bakmak, dokunmaktan daha az tehlikelidir. Dokunmanın nefislerdeki etkisi mücerret bakmaktan daha büyüktür. Bakılması haram olan herşeyin dokunulması da haramdır. Dokunmak daha şiddetlidir. Çünkü evlenmek istediği kadına bakmak, alış verişte alıp verirken bakmak helaldir; fakat bunlarda dokunmak caiz değildir. (Nevevi, s. 266) Öyleyse dokunmanın men’inin bakmanın men’ine kıyas edilmesi evla kıyas babındandır. Kıyas-ı evla şudur: Hükümde, kıyasta fer olan, kendisindeki illetin kuvvetinden dolayı asıldan daha evladır. Dövmenin söylenmeye (öff) kıyasında, ezanın şiddetinden dolayı dövmek haramlıkta söylenmekten daha evladır. Remlî, Minhâc şerhinde der ki: Bakmak haram olduğu zaman dokunmak da haramdır. Çünkü dokunmanın şehvete etkisi daha beliğdir. Şayet dokunduğunda inzal olsa orucu bozulur; baktığında inzal olsa orucu bozulmaz. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
NAMAZ KIRAATİNDE TEKNOLOJİK CİHAZ KULLANMAK - 10/12/2020 |
Farz ve nafile namazlarda yazılı bir metinden, cep telefonundan, PC’den vs. okuyuşta bulunmak câiz midir? Sorusuna cevap bulunabilecek bir yazı. |
NİÇİN KULLUKTA BULUNMALIYIZ? - 22/07/2020 |
Allahın cenneti ve cehennemi olmasa veya farz-ı muhal asiler cennete, itaatkârlar cehenneme girecek olsaydı bile, Allah ibadete layık olduğu için ibadet edebilmektir kulluk. |
GENÇ KUŞAKLARI KENDİ EMEKLERİMİZLE HELÂK ETMEYELİM - 13/05/2020 |
Önce iman! Eyleme sevketme düşüncesi ile yaptığımız işler imansızlığa götürmesin gençlerimizi. Yanlış taktik neticede bizi, imansızlık ve inançsızlık için çaba sarfedenlerle aynı ligde top koşturuyor olmak gibi bir duruma sokabilir. |
ALLAH’TAN KORKULUR MU? - 04/05/2020 |
Korkunç, çirkin, zararlı, şerli ve kötü olan şeyden korkulur. Türkçede kullandığımız şekliyle korkuyu bu gibi etkenler doğurur. Havfullah, haşyetullah ve takvallah korkuyla ne kadar ve nasıl ilintilidir? |
İKİ ASLI, EKİNİ VE NESLİ HELAK ETMEK - 27/04/2020 |
Bakara 205. Âyet... Bir zihniyetin portresi.. |
CUMA MÜSTAKİL BİR NAMAZ MIDIR? - 20/03/2020 |
Eski ulemamızın bahis mevzuu yaptığı; fakat günümüzde sorgulanmadığı, gündem yapılmadığı ve dillendirilip yazılmadığı için pek bilinmeyen esaslı bir mevzuuyu ele alıp değerlendirmeyi size bıraktık. |
İNSANIN İNSANA SECDE ETMESİ - 10/03/2020 |
Açıklanmaya ve izaha muhtaç olan bir rivayetti. Zira bu rivayet hakkında çok tartışmalar olmuş ve olmaktadır. Rivayetin senedi sahih olsa da metin tenkidi yöntemi ile anlamaya ve yorumlamaya çalıştık. |
POZİTİF DÜŞÜNCE (TEFÂÜL) - 23/12/2019 |
Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin! Her çığlığı aleyhte sanmayın! Belki o, müjde verecek; belki de sizi uyandıracak da tehlikeden kurtaracaktır. |
ĞIYÂBÎ CENAZE NAMAZI - 27/06/2019 |
Aktüel olan ve Muhammed Mursî ile yakın bir zamanda gündeme gelen ‘ğıyâbî cenâze namazı’ ile ilgili görüşleri bir araya getirip ilgililerin istifâdesine sunmaya çalıştım. |
Devamı |