• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Dr. Nail ÇAM
nailcam09@hotmail.com
KEYFİLİK ve İLKESİZLİK, DEİZMDİR
16/04/2018
  • Deizm/Yaradancılık: Dinleri reddeden, fakat Tanrı’nın var olduğuna inanan bir akımdır. Dünyaya veya Evren’in işleyişine müdahale etmeyen, yaratıp köşesine çekilmiş pasif bir Tanrıdır bu.
  • Eğer, gençler arasında söylenildiği gibi bir Deizm tehlikesi varsa; Ülkenin veya dünyanın bir köşesinde meydana gelen bir kötülüğün sosyal medya, yazılı ve görsel medya ile anında kitlelere ulaşabildiği gerçeğinden hareketle: 

  • Herşeyi görüp-gözeten, bilen, duyan, irade ve kudret sahibi bir Allah olduğu halde nasıl oluyor da bu kadar zulum, adaletsizlik ve haksızlık var?; masumlar neden ölüyor? kötülük problemi niçin var? sorularının cevabını daha makul bir şekilde verebilmeliyiz. Yoksa genç dimağlar, bu Deizm çıkmazında bocalayacaktır.

  • Evet, gören, işiten, bilen, irade ve kudret sahibi bir Allah vardır. O yaratmış, sistemini kurmuş, emir ve nehiylerini elçisi ve kitabı vasıtasıyla bildirmiş; hayra ve ıslaha rızasının olduğunu, şerre ve fesada rızasının olmadığını beyan etmiştir. 

  • Fakat O, yanlış yola girmek isteyen sürücüyü doğru yola, mecburi istikamete yönlendiren bir trafikçi, belli noktalarda bekleyen bir değnekçi, hız limitini uymayanı veya kural hatası yapanı tespit edip adrese ceza gönderen bir radar gibi zalimleri cezalandırmak için hazır kıta bekleyen değildir. Mühlet verendir. Azabı çetin olandır. Fakat mükafat yerinin burası olmadığı gibi azap yeri de bu dünya değildir. 

  • Dünya imtihan yeridir; ahiret de karşılık bulma yeri. Allah’a ve ahirete İmanı ön plana alarak bir din sunumu yapmak, var olduğu sanılan art niyetli veya güçsüz bir Tanrı anlayışını silip yok edecektir.

  • İrade, ihtiyar, kudret, sorumluluk ve emanet sahibi insanda: aklı kullanma, ıslaha önem verme, iyiliği yayma, doğru bir tevekkül anlayışı, emirlere sarılma, güçlü olma, hakkını yedirmeme gibi kavramlar hakim kılınarak; zıtları olan akılsızlık, fesad, kötülük, tevekkülsüzlük, kötülüklere sarılma, güçsüzlük ve mazlumluk yok edilmelidir.

  • Buna rağmen hâlâ kötülük varsa Allah’ın azabının zalimlere hemen gelmesini bekleme yerine mücadele ve sabır telkin edilmeli, ahirette gerçekleşecek olan ilahi adalete güven sağlanmalıdır. Böylesi bir yaklaşım, Allah’ı noksanlardan tenzih için daha uygun gözükmektedir.

  • Çocuk yetiştirirken, onu eğitip terbiye ederken bilinç altına yerleştirdiğimiz: Yaramazlık yaparsan, ana-babanın sözünü dinlemezsen Allah taş eder; nimetin kıymetini bilmezsen Allah daha istediğin şeyleri vermez; yakar, cezalandırır vb. sözler, günü geldiğinde çocuğun bu cümleleri sorgulamasına sebep olacaktır. Tabiatı gereği çocuk, yaramazlık yapmaktan geri kalamaz. Bir, iki, üç... ana-babasının dediği gibi olmadı. Yalan söyledi, yamulmadı. Müdahale etmeyen bir Allah tasavvuru böyle oluşmaz mı? Bunun bir tık ötesi Allah yok anlayışına gitmek değil midir?

  • Çözüm ve öneri: Allah vardır. Elçileri vasıtası ile sistemini kurmuştur. Bu sistem akıl, irade ve kudret sahibi insan içindir. İnsan, bu melekeleri ile tercih eden ve yapan sorumluluk sahibi varlıktır. Yapıp ettikleri, ilahi sisteme uygundur veya değildir. Uygunsa ahirette mükafatını; değilse cezasını bulacaktır. 

  • İmanın en önemli iki ögesi, Allah’a ve ahiret gününe imandır. Diğer iman esasları, bu iki esas için birer araçtır. Allah’a ve ahiret gününe, hesaba, mizana inanan kişi Allah’ın hükümlerine tabi olarak Allahı hayatına, iş ve eylemlerine müdahil kılmalıdır. Böyle bir iman, ibadetine, iş hayatına, bürokrasiye, siyasete, ekonomik hayata etki etmelidir.

  • İşleri arzu ve heva, keyfî tutum, iltimas ve kayırma ile yaparak deistçe bir yaşam tarzı tercih etmek yerine; işlere, Allahı karıştırmak, onun emir ve yasakları doğrultusunda iş yaparak genç nesillere örnek olmak galiba Deizmin karşısındaki en büyük güçtür. Zira böyle yapıldığında hayal kırıklıkları asgari düzeye inecektir.

  • Unutmayalım ki: Kendi irademiz, ihtiyarımız ve kesbimiz ile deist bir yaklaşımla yaptıklarımızı Allah’a isnad ederek vebalden kurtulmaya çalışmak, büyük bir yalan ve Allah’a yapılan büyük bir iftiradır.



1983 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

NAMAZ KIRAATİNDE TEKNOLOJİK CİHAZ KULLANMAK - 10/12/2020
Farz ve nafile namazlarda yazılı bir metinden, cep telefonundan, PC’den vs. okuyuşta bulunmak câiz midir? Sorusuna cevap bulunabilecek bir yazı.
NİÇİN KULLUKTA BULUNMALIYIZ? - 22/07/2020
Allahın cenneti ve cehennemi olmasa veya farz-ı muhal asiler cennete, itaatkârlar cehenneme girecek olsaydı bile, Allah ibadete layık olduğu için ibadet edebilmektir kulluk.
GENÇ KUŞAKLARI KENDİ EMEKLERİMİZLE HELÂK ETMEYELİM - 13/05/2020
Önce iman! Eyleme sevketme düşüncesi ile yaptığımız işler imansızlığa götürmesin gençlerimizi. Yanlış taktik neticede bizi, imansızlık ve inançsızlık için çaba sarfedenlerle aynı ligde top koşturuyor olmak gibi bir duruma sokabilir.
ALLAH’TAN KORKULUR MU? - 04/05/2020
Korkunç, çirkin, zararlı, şerli ve kötü olan şeyden korkulur. Türkçede kullandığımız şekliyle korkuyu bu gibi etkenler doğurur. Havfullah, haşyetullah ve takvallah korkuyla ne kadar ve nasıl ilintilidir?
İKİ ASLI, EKİNİ VE NESLİ HELAK ETMEK - 27/04/2020
Bakara 205. Âyet... Bir zihniyetin portresi..
CUMA MÜSTAKİL BİR NAMAZ MIDIR? - 20/03/2020
Eski ulemamızın bahis mevzuu yaptığı; fakat günümüzde sorgulanmadığı, gündem yapılmadığı ve dillendirilip yazılmadığı için pek bilinmeyen esaslı bir mevzuuyu ele alıp değerlendirmeyi size bıraktık.
İNSANIN İNSANA SECDE ETMESİ - 10/03/2020
Açıklanmaya ve izaha muhtaç olan bir rivayetti. Zira bu rivayet hakkında çok tartışmalar olmuş ve olmaktadır. Rivayetin senedi sahih olsa da metin tenkidi yöntemi ile anlamaya ve yorumlamaya çalıştık.
POZİTİF DÜŞÜNCE (TEFÂÜL) - 23/12/2019
Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin! Her çığlığı aleyhte sanmayın! Belki o, müjde verecek; belki de sizi uyandıracak da tehlikeden kurtaracaktır.
YABANCI BİR KADINLA MUSÂFAHA YAPMAK - 02/10/2019
Dört mezhebin, yabancı bir kadınla musafaha yapmanın hükmü hususunda söylediklerini ve hükümlerine dayanak aldıkları akli ve nakli gerekçeleri ifade etmeye çalıştım.
 Devamı
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi14
Bugün Toplam892
Toplam Ziyaret5019907
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI