• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Dr. Nail ÇAM
nailcam09@hotmail.com
KADININ PANTOLON GİYMESİ veya GİYİM-KUŞAM ile İLGİLİ BAZI İLKELER
24/01/2018

Kadının pantolon giymesine, “Erkeğe benzemektir, pantolon tesettürü sağlamaz ve kafirlerin giysisidir” gerekçeleri ile karşı çıkılmakta; hatta kadının pantolon ile kıldığı namazın kabul olunmayacağı söylenmektedir. Bu noktaları esas alarak mevzuyu yorumlamak faydalı olacaktır.

1. Kadınlar, tesettüre bürünmek ile  emir olunmuşlardır. Bunu sağlamak için kadın, hâline ve şârîin maksadına uygun olan bir elbise ile örtünmelidir.

2. Pantolon, hz. Peygamber ve sahabe dönemlerinde kadın ve erkekler tarafından giyilmiştir. Bir çok rivâyet buna delâlet eder (İbn Kudâme, el-Muğnî, 8/199; İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, 1/273)

Hz. Peygamber döneminde kadınlar, etekleri uzun elbiseler giyerlerdi. Fakat bu elbiseler muayyen değildi. Şayet kadınlar, Hz. Peygamber devrinde pantolon giyseydiler tesettürü sağlaması açısından bu da yeterli olurdu. (İbn Teymiye, Mecmûu’l-Fetâvâ, 22/148)

3. Kadının pantolonu, evin dışında ve de yabancı erkeklerin yanında cilbabsız/dış örtüsüz giymesi talep edilen şer’î tesettürü sağlamaz. Pantolon geniş olsa da böyledir, zira bacaklarının hacmini gizleyemez. Ancak evinde, eşinin, çocuklarının ve mahremlerinin yanında kadınlara has üretilen pantolon giymesinin sakıncası yoktur. 

Kadının sadece pantolon giyinmesi erkeklere benzeme olacağından ve bacak hatlarını ortaya çıkaracağından câiz değildir. (Fetâvâ el-Lecmetu’d-Dâima, 17/102) Ancak Kadın, pantolon giyer de üzerinde pardesü gibi bol bir elbise bulunursa bu tarz bir giyim erkeğe benzemek olmaz. (Fetâvâ eş-Şeyh Abdurrazzak Afîfî, s. 573)

4. Müslüman ülkelerde, müslüman kadınların bu tarz giyinmesi mutad hâle gelmiştir. Bu nedenle erkeklerin pantolon giymesi, kadınların pantolon giymesinin haram olması anlamına gelmez. Kadına haram olan, sadece erkeğe has olan elbiseyi giymesidir. Erkeğin, kadın elbisesi giymesinin durumu da budur. Ancak bir elbiseyi kadın ve erkeğin her ikisinin de giymesi mutad hale gelmişse onu giymek ikisine de haram olmaz.

Ebû Davud ve başkalarının Ebû Hureyreden rivâyet ettikleri hadiste şöyle buyrulmuştur: “Allah rasûlü, kadının elbisesini (لبسة المرأة) giyen erkeği ve erkeğin elbisesini (لبسة الرجل) giyen kadını lanet etmiştir”. (Elbânî, mişkâti’-mesâbîh’te bu hadîsi sahihlemiştir.)

Elbisenin, kadına veya erkeğe izâfe edilmesi (لبسة الامرأة ve لبسة الرجل) kadına veya erkeğe tahsîsi gösterir. Eğer iki cins arasında yaygın olsaydı yani bir elbise kadın ve erkek arasında ortak giyilseydi böyle demezdi. Kaldı ki pantolonlar ve diğer elbiseler günümüzde kadın ve erkek için ayrı modellerde üretilmektedir.

Erkeğin kadına, kadının da erkeğe benzemesi giyimde olduğunda zemm ediliyorlar ve kabïh görülüyorlarsa hareketlerde, sekenâtta, azalar veya sesle taklitte zemm ve kabîh görme daha evlâ olur. (Münâvî, Feyzu’l-Kadîr)

5. Erkeğin kadına, kadının erkeğe veya müslümanın kâfire benzemesi değişmez bir sâbite değildir. Aksine benzemek, zamana ve mekana göre değişen bir durumdur. Muayyen bir giyim tarzı, durum veya davranış bir ülkede başkalarına benzemek sayılırken başka bir ülkede böyle görülmeyebilir. Bir zamanda başkalarına benzeme sayılan bir şey, zamanın geçmesi ile insanların âdetlerinin değişmesi neticesi izâle olabilir. 

Sahîhi Buhari’de, İbn Abbastan rivâyet edilen şu hadis vardır: “Allah rasûlü, kadınlara benzeyen erkeklere ve erkeklere benzeyen kadınlara lanet etti”. İbn Hâcer bu hadisin şerhinde der ki: “Taberi dedi ki: Bunun manası: kadınlara has kılınan libâsta ve ziynette, erkeğin kadınlara benzemesinin câiz olmadığıdır. Aksi durum da böyledir. Ben de derim ki: Konuşmak ve yürümek de böyledir. Ancak libas, her ülkenin âdetine göre değişir. Nice topluluklar vardır ki, kadın ve erkek giysisi diye ayırmaz. Oralarda kadınlar hicâb ve tesettürleri ile ayrılırlar. (Fethu’l-Bârï)

Zaman ve mekanın değişmesiyle benzemenin değişmesi meselesinde bir örnek de şudur: Âlimler, taylasan giymenin haram olduğuna fetvâ veriyorlardı. Çünkü o, yahudilerin elbisesi idi. Giyilmesi, müslümanlar arasında yaygınlaşınca benzeme illetinin zevâl bulması nedeniyle mübah oldu. 

Hafız İbn Hacer şöyle demiştir: “Taylasan bir zamanlar yahûdilerin şiârlarındandı. Ancak şimdi bu durum ortadan kalktığı için haramlık da kalktı ve mübah oldu”. (Fethu’l-Bârî)

Lecnetu’d-Dâima’nın fetvalarında: “Pantolon giymek, kafirlere özel değildir”. (24/40) denilmiştir.

Muhammed b. Useymin der ki: “Müslümanlar arasında yayılan ve kafirlerin farklı olmaktan çıktığı şey artık benzeme sayılmaz. (Fetâvâ’l-akïde)

6. Pantolon, üzerine tunik, pardesü gibi uzun bir şey giyildiğinde tesettürü eteğe göre daha iyi sağlar. Şöyle ki:

a) Rüzgarda eteğe kıyasla daha koruyucudur. 

b) Asansör, merdiven çıkarken; otobüs ve dolmuş binip inerken daha koruyucudur.

c) Başa gelmesi mümkün olan düşme, bayılma gibi bir durumla karşılaşıldığında daha güvenliklidir.

7. Pantolonla namaz kılan kadının namazı kabul olunmaz, şeklindeki bir sav temelsizdir. Zira namazın sıhhati için gereken şartlardan birisi, tesettürdür. Kadın, örtünmesi gereken yerlerini çarşafla veya çuvalla örtse bile tesettürü sağladığı takdirde namazı sahihtir. Namazı bozan şeyler arasında pantolon giymek  gibi bir şey yoktur.



2513 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

NAMAZ KIRAATİNDE TEKNOLOJİK CİHAZ KULLANMAK - 10/12/2020
Farz ve nafile namazlarda yazılı bir metinden, cep telefonundan, PC’den vs. okuyuşta bulunmak câiz midir? Sorusuna cevap bulunabilecek bir yazı.
NİÇİN KULLUKTA BULUNMALIYIZ? - 22/07/2020
Allahın cenneti ve cehennemi olmasa veya farz-ı muhal asiler cennete, itaatkârlar cehenneme girecek olsaydı bile, Allah ibadete layık olduğu için ibadet edebilmektir kulluk.
GENÇ KUŞAKLARI KENDİ EMEKLERİMİZLE HELÂK ETMEYELİM - 13/05/2020
Önce iman! Eyleme sevketme düşüncesi ile yaptığımız işler imansızlığa götürmesin gençlerimizi. Yanlış taktik neticede bizi, imansızlık ve inançsızlık için çaba sarfedenlerle aynı ligde top koşturuyor olmak gibi bir duruma sokabilir.
ALLAH’TAN KORKULUR MU? - 04/05/2020
Korkunç, çirkin, zararlı, şerli ve kötü olan şeyden korkulur. Türkçede kullandığımız şekliyle korkuyu bu gibi etkenler doğurur. Havfullah, haşyetullah ve takvallah korkuyla ne kadar ve nasıl ilintilidir?
İKİ ASLI, EKİNİ VE NESLİ HELAK ETMEK - 27/04/2020
Bakara 205. Âyet... Bir zihniyetin portresi..
CUMA MÜSTAKİL BİR NAMAZ MIDIR? - 20/03/2020
Eski ulemamızın bahis mevzuu yaptığı; fakat günümüzde sorgulanmadığı, gündem yapılmadığı ve dillendirilip yazılmadığı için pek bilinmeyen esaslı bir mevzuuyu ele alıp değerlendirmeyi size bıraktık.
İNSANIN İNSANA SECDE ETMESİ - 10/03/2020
Açıklanmaya ve izaha muhtaç olan bir rivayetti. Zira bu rivayet hakkında çok tartışmalar olmuş ve olmaktadır. Rivayetin senedi sahih olsa da metin tenkidi yöntemi ile anlamaya ve yorumlamaya çalıştık.
POZİTİF DÜŞÜNCE (TEFÂÜL) - 23/12/2019
Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin! Her çığlığı aleyhte sanmayın! Belki o, müjde verecek; belki de sizi uyandıracak da tehlikeden kurtaracaktır.
YABANCI BİR KADINLA MUSÂFAHA YAPMAK - 02/10/2019
Dört mezhebin, yabancı bir kadınla musafaha yapmanın hükmü hususunda söylediklerini ve hükümlerine dayanak aldıkları akli ve nakli gerekçeleri ifade etmeye çalıştım.
 Devamı
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi11
Bugün Toplam938
Toplam Ziyaret5019953
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI