KADİR GECESİ
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ:وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِ:لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِّنْ أَلْفِ شَهْرٍ:تَنَزَّلُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُفِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِم مِّن كُلِّ أَمْر:سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ:
“Doğrusu Biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler. O gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.” (KADİR GECESİ 1-5. AYETLER)
Allah’ın yarattığı varlıklar birbirinden üstün olarak yaratılmışlardır. Allah, yarattığı varlıkların bazılarını diğerinden efdal olarak kabul etmiştir. Mahlûkatın birbirlerine nispetle üstünlüklerine bakalım:
1-) Mahlûkatın en efdali, en faziletlisi ve en üstünü Hz Muhammed (SAV) efendimizdir.
2-) İkinci sırada diğer peygamberler gelir.
3-) Meleklerin büyükleri Cebrail (AS), Mikail (AS), İsrafil (AS), Azrail (AS))
4-) Peygamberler hariç umum insanlar
5-) Büyük meleklerden başka umum melekler
Bunun gibi mekânların en üstünü Beytullah’tır. Günlerin en üstünü Cuma ve bayram günleridir. Gecelerin en üstün olanları da Mevlid gecesi, Regaib gecesi, Mirac gecesi, Berat gecesi ve Kadir gecesidir. Kadir gecesinin bu üstünlüğünün sebepleri nelerdir? Bu sorunun cevabı Kadir suresindedir. Şimdi sureyi ayet ayet açıklayarak sorunun cevabını bulmaya çalışalım: 1.AYET:
إِنَّا أَنزَلْنَاهُ فِي لَيْلَةِ الْقَدْرِ:
“Gerçek biz onu kadir gecesinde indirdik.” Berat gecesinde toptan dünya semasına indirilen Kur’an’ın Peygamberimiz (SAV)’e bu gecede indirilmeye başlanmıştır. İlk nazil olan ALAK SURESİ’nin ilk beş ayeti bu gecede nazil olmuş ve vahyin başlangıcını teşkil etmiştir. KADİR kelimesi güç, kudret, kuvvet, azamet, darlık ve şeref anlamlarına gelir. Kadir gecesi yeryüzüne o derece kalabalık bir melek topluluğu iner ki adım başı her yeri doldururlar. Çok melek indiğinden yeryüzü daralmış, adeta boş yer kalmamış olur. Bir iğne atılsa meleklere isabet edercesine. Tabii ki melekler cisim olmadıklarından bir yer kaplamazlar. Onların cisim olmadıklarını düşünmek lazımdır. Onlar nurani varlıklardır. Melekler yeryüzüne elbette bir vazife için, bir gaye ve hikmete binaen inerler. İKİNCİ AYET:
وَمَا أَدْرَاكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْر:
“Kadir gecesi nedir? Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin?”
Kadir gecesinin fazileti şu şekilde izah edilebilir:
1-) Kadir gecesinde yapılan ibadet, içinde kadir gecesi bulunmayan bin ayda yapılan ibadetten daha hayırlıdır.
2-) Beni İsrail’den bir kimse geceleri kaim, gündüzleri mücahit olarak bin ay çalıştı. Buna Peygamberimiz (SAV) ve müminler hayret ettiler. Bunun üzerine bu sure nazil oldu.
Bilindiği gibi eski ümmetlerin ömrü uzun olurdu. Bu uzun ömür içerisinde çok ibadet yaparlardı. Çok ibadetin karşılığında da çok sevap kazanırlardı. Onların bu halleri Cebrail (AS) tarafından Peygamberimiz (SAV)’e haber verildi. Ümmetinin ömrünün az olacağını, az ömür içinde az ibadet yapıp karşılığında az sevap kazanacaklarını, böylece ahirette diğer ümmetlerin derecelerine erişemeyeceklerini düşünen Peygamberimiz (SAV) üzüldü. O’nun üzüntüsü ümmeti içindi. Allah, Peygamberimiz (SAV)’e bu sureyi inzal buyurarak O’nu teselli etti. Ümmet-i Muhammed’in Kadir gecesini ihya etmesi, İsrail oğullarının bin ay (83 yıl 4 ay) silah kullanan kimsenin ibadetinden daha hayırlıdır.
3-) Allah’ın Resulü (SAV)’e ümmetlerinin ömürleri gösterildi. Ümmetinin ömürlerinin kısa oluşundan dolayı başka ümmetlerin amellerine yetişemeyeceklerinden korktu ve üzüldü. Bunun üzerine Allah, Kadir gecesini Resulü (SAV)’e ve O’nun şerefli ümmetine ihsan etti. Kadir gecesinde yapılan ibadetlerin sevabı, içinde Kadir gecesi bulunmayan bin ayda yapılan ibadetin sevabından hayırlıdır.
Bir kimse Bu geceyi ihya ederse, ibadet ve taatla geçirirse, bin ay Allah’a ibadet etmiş gibi sevap kazanır. Bir kimse her yıl Kadir gecesini ihya ederse, birçok ömürlerle rızıklanmış olur. Bir kimse Ramazan ayını ihya ederse, yakinen Kadir gecesinin sevabına nail olmuş olur. Çünkü Ramazanı ihya etmiş olan Kadir gecesini de ihya etmiş, hangi gecesi olursa olsun isabet etmiş olur. Bu da mümin için büyük bir bahtiyarlık ve saadettir.
Rivayet olunduğuna göre: Kıyamet günü Beni İsrail’den 400 sene ibadet etmiş olan bir kimse getirilir. Bu ümmetten de 40 sene ibadet yapmış birisi getirilir. 40 sene ibadet etmiş olan müminin sevabı, 400 sene ibadet eden Beni İsrail’in sevabından çok olur. Beni İsrail’den olan kimse: “Ey Rabbim, bunun sevabı benden çok. Sen adilsin.” diye halini arz eder. Bunun üzerine Allah ona: “Siz dünya azabından korktuğunuz için ibadet yapardınız. Ümmet-i Muhammed ise, dünya azabından emin oldukları halde, sırf bana kulluk yapmak için ibadet etmişlerdir. Bunun için Ümmet-i Muhammed’in yapmış oldukları ibadetlerin sevabı, sizin ibadetlerinizin sevabından çoktur.” buyuracaktır.
Hiçbir ümmete nasip olmayan, içinde bulunmakla şereflendiğimiz Kadir gecesini uyanıklık içerisinde, ibadetle, taatla, hayır ve hasenatla ihya edersek, içerisinde Kadir gecesi olmayan bin aydan daha hayırlı ibadet yapmış, ona göre de bol sevap kazanmış ve geçmiş ümmetleri de bu anlamda geçmiş oluruz inşallah…
3. VE 4. AYET:
لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِّنْ أَلْفِ شَهْرٍ:تَنَزَّلُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِم مِّن كُلِّ أَمْرٍ:
“Melekler ve Cebrail o gecede (Kadir gecesinde) Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler.”
MELEKLERİN İNİŞ SEBEPLERİ NELERDİR?
1-) Kadir gecesi, beşeriyetin dünya ve ahiret saadeti ve selametine vesile olarak gönderilen Kur’an-ı Kerim’in bu gecede nazil olmasından dolayı bu gecenin şerefine nihayet yoktur. Bu mübarek gecede melekler yeryüzüne inerler. Onlar da bu gecenin feyiz ve bereketinden müstefit olurlar.
2-) Melekler ruha nazar ederler, insanların taşıdığı ruha manevi yaşayışlarına bakar, Sabaha kadar onları temaşa ederler. Başlangıçta insanın yaratılışına rıza göstermeyen, insanı kan döken, fitne fesat çıkaran varlıklar olarak gören meleklere bu gecede emir verilir: “Yeryüzüne inin de kullarımın neler yaptıklarını görün bakalım, kan mı döküyorlar, fitne-fesat mı çıkarıyorlar? Yoksa ilim meclislerinde, zikir meclislerinde, camilerde ibadet ve taatla mı meşgul oluyorlar? Rabbimiz Allah, Peygamberimiz Hz Muhammed (SAV), Kıblemiz Kâbe-i Muazzama, dinimiz İslam, kitabımız Kur’an mı diyorlar? İnin de bunları mahallinde görün.”
Melekler, Cebrail (AS)’ın emir ve kumandasında bu gece yeryüzüne inerler, ilim, zikir ve ibadet meclislerini camileri dolaşırlar. Bakarlar ki, müminler kan dökmüyor, fitne-fesat çıkarmıyorlar, Allah’a kulluk yapıyorlar. Bunun üzerine Allah’ta bütün müminlerin bağışlanmalarını isterler. Sabaha kadar dolaşmalarının sonunda takdim edecekleri raporlarında bunu yazıyorlar. Her şeyi bilen ve gören Allah’a Kadir gecesinde olup bitenleri haber veriyorlar.
3-) Melekler Kadir gecesinde yeryüzüne alay alay bölük bölük inerler. İnsanların ibadet ve tatlarındaki gayreti ve çalışmalarını görmek için inerler. Bu inişleri Allah’ın izniyledir. Hz Ali (RA) der ki: “Melekler Kadir gecesi bize selam vermek ve şefaat etmek için inerler. Onların selamları kime isabet ederse, geçmiş günahları mağfiret olunur.”
4-) Yeryüzünde geceleri ibadet etmenin fazileti çok büyüktür. Melekler bu gece müminlerin ibadet ve taatlarının, hayır ve hasenatlarının sevabı çok olsun diye yeryüzüne inerler. Bu haller müminin ibadet şevkini arttırmalıdır. Meleklerin yeryüzüne iniş sebebi, müminlerin ibadetlerinin daha faziletli olması içindir.
5-) Melekler Cebrail (AS) ile beraber SİDRE-İ MÜNTEHA’nın sakinleri olan meleklerle inerler. Bunlar o gece, Allah’ın emriyle yerlerini terk ederek dünyaya inerler. Sabaha kadar yeryüzünü gezerler, Kadir gecesini ihya eden kulları tespit ederler. Şafakla beraber yeryüzünden ayrılırlar, semaya çıkarlar. Sema tabakalarında her semanın ehline müminlerin ibadetlerini haber verirler. Sidre-i Münteha’ya varırlar. Sidre onlara: “Ey benim sakinlerim, yeryüzündeki insanlardan bana haber veriniz. Benim için onlar üzerinde bir hak vardır. Ben Allah’a muhabbet edenler, O’na ibadet ve taatta bulunanları severim.” der. Bunun üzerine melekler, kadın ve erkekten yeryüzünde ibadet yapan kimleri görmüşlerse hepsini isimleriyle beraber teker teker Sidre’ye haber verirler. Bu haber cennete ulaşır. Cennet te: “Allah’ım! Onları bana acele et, gönder.” diye dua eder. Sidre ehli ve melekler, Cennetin bu duasına âmin derler de Cennetin duasının kabul edilmesini Allah’tan isterler ve niyaz ederler.
Şurası muhakkak ki, nerede büyük bir mümin ve Müslüman topluluğu bulunursa Allah’ın rahmeti oraya çok iner. Nitekim hac mevsiminde hac vazifesinin yapıldığı yerlerde Müslümanlar büyük topluluklar meydana getirdikleri için onların üzerine Allah’ın rahmeti de çok iner. Arafat’ta toplu halde yapılan dualar kabul edilir, müminler mağfiret edilir, analarından doğmuş gibi günahlarından temizlenir.
Kadir gecesinde mukarrabin meleklerinin topluluğu çok olduğu, yeryüzünü doldurduğu için bu gece Allah’ın rahmeti üzerimize bol bol inecektir. İnşallah bu gece mağfirete nail olacağız. Allah bu geceyi Peygamberimiz (SAV) hürmetine bize nasip etmiştir. Bunun için Allah’a ne kadar hamd-ü senada bulunsak azdır.
MELEKLER YERYÜZÜNDE NE YAPARLAR?
1-) Melekler Kadir gecesi birçok şeyle meşgul olurlar. Bir kısmı tefekkür eder, bir kısmı rükû ederler, bir kısmı secde ederler, bazıları Kadir gecesinin faziletini idrak ederler. Bazıları müminlere selam vermek için yeryüzüne inerler.
2-) Bu gece hayır ve şerden her bir emir için yeryüzüne inerler. Sanki melekler:
ومانتزل إلابأمرربك:
“Biz nefislerimiz için inmeyiz, insanların maslahatları (iyilikleri) için ineriz.” derler. Melekler bu gece bize kavuştukları zaman selam verirler. Müminler olarak meleklerin selam vermelerine vesileler arayın. Biz nasıl anlayacağız demeyin. Bütün melekler sizlere doğru yolda olduğunuz zaman selam verecek, sizleri tebrik edecekler. Cebrail (AS) size selam verecek. Bu gecede vücudunuzda bir değişiklik, titreme, ürperme gibi haller hissederseniz bilin ki meleklerin selamlarına, Cebrail (AS)’ın müsafahasına nail olmuşsunuzdur.
Yeryüzüne inen melekler, kadın erkek bütün müminlerin evlerine dahi girerler. Evlere girince selam verirler. Ancak devamlı içki içenler, ana-babasına asi olanlar, akraba ziyaretini terk edenlere, domuz eti yiyenlere uğramazlar ve selam vermezler.
Kadir gecesinde melekler pis yerlere ve kötülük yapılan yerlere uğramazlar. Cünüp kimsenin bulunduğu, suret bulunan, içki ve domuz etinin bulunduğu yerlere uğramazlar.
Daha çok camilere, ilim ve zikir meclislerine, ibadet edilen yerlere, kulların tövbe-istiğfar ettiği, pişmanlık hisleriyle ağlayıp inlediği, Allah’a el açıp boyun büktüğü, mahzun kalpleriyle dua ve tazarruda bulundukları, hayır ve hasenat yaptıkları yerler uğrar ve selam verirler.
Kadir gecesinin diğer gecelerden üstün oluşunun, ona verilen fazilet sebeplerinin neler olduğuna tekrar bakarsak: 1-) Kur’an-ı Kerim’in bu gecede nazil olması, 2-) Kadir gecesinin bin aydan daha hayırlı olması, 3-) Meleklerin yeryüzüne inişi, 4-) Bu gece sabaha kadar selam ve selametliklerin müminlere ihsan buyrulmasıdır.
5. AYET:
سَلَامٌ هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ:
“O gece, tan yerinin ağarmasına kadar esenlik (selamet) tir.”
1-) Kadir gecesi şafak sökünceye kadar selamdır. Bu gece melekler sabaha kadar Allah’a ibadet ve taatta bulunan kullara selam verirler. Yani melekler bu gecenin evvelinden sonuna kadar birbirlerinin ardından bölük bölük yeryüzüne inerler. Rastladıkları müminlere selam verirler.
2-) Bu gece selamla vasıflandı. Bu Ümmet-i Muhammed’in faziletine bir delildir.
3-) Kadir gecesi bütün şerler ve afetlerden selamettir. Bu gecede ancak hayır ve bereket vardır. Onun için bu gecede cinayet ve hadiseler azalır veya hiç olmaz. Müminler bu gecede selamette olurlar.
4-) Kadir gecesi yeryüzü her türlü doğal afetlerden, insana zarar veren bütün semavi ve arazi afetlerden emniyettedir.
5-) Bu gece şeytanın zararlarından salimdir. Bu gece şeytan müminlere hiçbir kötülük yapmaya muktedir olamaz.
6-) Bu gece hayır ve bereketin takdiri ve selameti sabaha kadar devam eder.
7-) Bu gece ibadet, gecenin bütün kısımlarında evvelinden sonuna kadar salimdir. Bu gecede ibadet bin aydan daha hayırlıdır. Diğer gecelerdeki ibadetler böyle değildir. Farzlar için gecenin ilk üçte biri, başka ibadetler için gecenin yarısı, dua ve tazarru için de seher vakti müstehaptır.
8-) Selam, cennet demektir. Cennetin isimlerinden biri de Darus selam’dır. Kadir gecesi Ümmet-i Muhammed için hem büyük bir nimet hem fazilet hem de selamet hazinesidir.
9-) Kadir gecesi güneşin batmasından sabaha kadar bir selamettir. Bu zaman içinde melekler, kulluk eden Müslümanları selamlamak için yeryüzüne inerler. Kadir gecesi sona erip sabah olunca Cebrail (AS) seslenir ve: “Ey melekler yerlerinize dönün.” der. Melekler ise: “Ey Cebrail, bu gece Allah, Muhammed ümmetine ne gibi bir iyilikte bulundu?” derler. Bunun üzerine Cebrail (AS) onlara: “Yüce Allah onlara rahmet nazarı ile baktı ve dört sınıf insan hariç bütün müminleri bağışladı. Bu gecede Allah’ın rahmetinden mahrum kalanlar: Devamlı içki içenler, Ana-babaya asi olanlar, Akrabayı ziyaret etmeyenler, Din kardeşi ile üç günden fazla küs duran kimselerdir.” buyurur. Daha sonra bütün melekler bir araya gelerek, göklere çekilir ve yerlerine dönerler.
İçki içen, ana-babaya asi olan, akrabasını ziyaret etmeyen ve üç günden fazla dargın duranlara bu ikazlar yeter. Bu hatalara düşen varsa hulusi kalple pişmanlık duyarak bu yaptıklarınızdan tövbe ediniz. Bir daha yapmamak üzere Allah’a söz veriniz. O zaman Allah ta sizin günahlarınızı bağışlar, tövbelerinizi kabul eder. Sizlere bu gecede rahmet nazarıyla bakar. Bu gecenin feyiz ve bereketinden istifade edersiniz. Bu gecede tövbe ediniz, Ağlayınız, günahlarınızı gözlerinizin önüne getirerek pişmanlık hislerinizle Allah’a yönelin, Ağlamak suretiyle Allah’ın rahmetini coşturun. Kadir gecesinde herkesin faydalandığı Allah’ın rahmetinden siz de istifade edin.
Bu gecede Cebrail (AS)’ın elini sıkmadığı hiç kimsenin kalmayacağını beyan ettik. Bunun alametinin ise müminin tüylerinin ürpermesi, kalbinin yumuşaması ve gözlerinin yaşarmasıdır. Kim Kadir gecesinde üç defa LA İLAHE İLLALLAH derse, birincisi için günahları bağışlanır, ikincisi için cehennemden kurtulur, üçüncüsü için de cennete girer. Bu gecede yapılan ibadetin sevabının takdirinde kullar aciz kalır.
Rivayet olunur ki: Hz Musa (AS) Allah’a münacatında: “Ya rabbi! Sana yakın olmak istiyorum.” der. Allah: “Kadir gecesinde uyanık olan bana yakın olur.” buyurur. Hz Musa (AS): “Ya Rabbi! Cennetini istiyorum.” der. Allah: “Kadir gecesinde tesbihe devam eden, cennete girecektir.” buyurur. Hz Musa (AS): “Ya Rabbi! Cehennemden kurtuluş istiyorum.” der. Allah:“Kadir gecesinde sabaha kadar istiğfarda bulunan necat bulacaktır.” buyurur. Hz Musa (AS): “Ya Rabbi! Rızanı istiyorum.” der. Allah: “Bizim rızamız Kadir gecesi iki rekât namaz kılandadır.” buyurur.
BU GECEYİ NASIL İHYA ETMELİYİZ?
Peygamberimiz (SAV) şöyle buyurur: “Dünyada kalacağın kadar çalış, ahirette kalacağın kadar da ahiret için çalış, Allah’a muhtaç olduğun kadar da Allah için amel işle, ibadet yap. Cehennem azabına dayanabileceğin kadar da cehennem için çalış.”
Bir diğer hadis-i şerif te şöyledir:
من قام ليلة القدرإيماناواحتساباغفرله ما تقدم من ذنبه.
“Kim ki Kadir gecesinde bu gecenin kadrinin yüceliğine inanarak, Allah’ın rızasını ve sevabını ümit ederek, bu geceyi ibadetle ihya ederse küçük günahları mağfiret olunur.”
Bu gecede ibadeti çok yapalım. Çünkü Kadir gecesi ibadet yapmanın sevabı çok fazladır. İbadetin hangi çeşidi olursa olsun, ihlâs ve samimiyetle yaptığımız takdirde Allah’ın rızasını ve bol sevap kazanacağımıza inanmalıyız. Bu geceyi gafletle geçirmeyelim… Müminler, Kadir gecesini ibadetle ve taatla geçirdikleri takdirde geçmiş ümmetlerin bin ayda elde edemedikleri sevabı kazanırlar. Kısa zamanda yapacakları ibadetler sonucu kurtuluşa ererler.
Yüce rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor:
يَوْمَ تَرَى الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ يَسْعَى نُورُهُم بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِم بُشْرَاكُمُ الْيَوْمَ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا ذَلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ:يَوْمَ يَقُولُ الْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ لِلَّذِينَ آمَنُوا انظُرُونَا نَقْتَبِسْ مِن نُّورِكُمْ قِيلَ ارْجِعُوا وَرَاءكُمْ فَالْتَمِسُوا نُوراًفَضُرِبَ بَيْنَهُم بِسُورٍ لَّهُ بَابٌ بَاطِنُهُ فِيهِ الرَّحْمَةُ وَظَاهِرُهُ مِن قِبَلِهِ الْعَذَابُ:
“O günde erkek müminlerle kadın müminleri nurları önlerinden ve sağlarından koşar bir halde görürsün. Melekler onlara: Bugün sizin müjdeniz, içlerinde ebedi kalacağınız, altlarından ırmaklar akan cennetlerdir diyeceklerdir. İşte bu büyük murada ebedi kurtuluşa ermenin ta kendisidir. O günde ki erkek münafıklarla kadın münafıklar, iman etmiş olanlara (mümin ve müminelere: Bizi bekleyin. Nurunuzdan bir parça ışık alalım diyeceklerdir. (O gün alay etmek suretiyle): Dönün arkanıza da bir nur arayın denilecek. Nihayet onlar(la iman etmiş olanlar)ın arasında kapalı bir duvar çekilmiştir. Öyle ki onun içinde rahmet, dış yanında da azap vardır.” (HADİD SURESİ – 12–13. AYETLER)
Güneş her tarafı aydınlatıyor. Fakat bir şahıs düşünün ki, evine kapanmış, pencereleri ve perdeleri kapamış, karanlıklar içinde yaşıyor. Bundan dolayı güneşin parlaklığına bir zarar gelmesi söz konusu değildir. Güneş aynı güneştir. Zarar eden; pencereleri kapayıp güneşin nimetlerinden faydalanmayan, karanlıkta yaşayan insandır.
Kadir gecesi yapacağımız ikinci iş de Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i okumak, hiç olmazsa dinlemektir. Kur’an’ı çok okuyalım, güzel okuyalım, güzel okuyanları dinleyelim. İmanımızı ve heyecanımızı yenileyelim. Peygamberimiz (SAV) şöyle buyuruyor:
أكثروامن تلاوة القرآن فىبيوتكمفإن البيت الذىلايقرأفيه القرآن يقل خيره ويكثر شره ويضيق علىأهله.
“Evlerinizde çok çok Kur’an okuyunuz. Zira Kur’an okunmayan evde hayır az, şer çok olur. O ev halkı daima sıkıntı içindedir.”
O ev ki içindekileri mezar gibi sıkar, birbirlerine düşman yapar. Huzurlarını kaçırır. Evlerinde Kur’an nuru bulunmayan, Kur’an’ın feyzi evine girmeyen bir müminin kalbi huzur duyamaz. Bir evde huzurun bulunması için önce Kur’an’ın emirleri yapılacak, yasaklarında kaçınılacak. İşte o zaman huzur aramak mümkün olacaktır. Peygamberimiz (SAV): “Kur’an ölü kalplere hayat verir.” buyurur.
Kur’an kendisine sarılanlar için bir ümit kaynağıdır. Kur’an Müslümanlara ümit dolu bir hayat bahşeder. Bu gece Allah’a yaklaşmak, hatta O’nunla konuşma şerefine nail olmak, netice itibarıyla kurtuluşa ermek isteyenler Kur’an-ı Kerim’i çok ama çok okusunlar. Ruhlarına ve gönüllerine Kur’an ziyafeti çeksinler. Yavrularını ve yuvalarını Kur’an’ın nuruyla nurlandırsınlar.
Kadir gecesinde yapacağımız işlerden üçüncüsü de tövbe-istiğfar ve bol dua etmektir. Tövbe-istiğfar ve dua Allah’ın rahmetini celbeder. Müminin ebedi kurtuluşuna vesile olur. Allah Kur’an’da şöyle buyurur:
وَتُوبُواإِلَى اللَّهِ جَمِيعاً أَيُّهَا الْمُؤْمِنُونَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ:
“Hepiniz Allah’a tövbe ediniz Ey Müminler! Ta ki korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız.” (NUR SURESİ – 31. AYET)
Ebu Musa El-Eş’ari’nin rivayetinde Peygamberimiz (SAV) şöyle buyurur: “Muhakkak ki Allah, gündüz günah işleyene tövbe etmesi için gece elini uzatır, gece günah işleyenin tövbe etmesi için de gündüz elini uzatır. Ta ki güneş batıdan doğuncaya kadar…”
Kadir gecesini sabaha kadar ihya edelim. Namaz kılalım, Kur’an okuyalım, ilim meclislerine gidelim, tespih ve tevhit çekelim, Seher vaktinde günahlarımızı gözümüzün önüne getirerek tövbe-istiğfar edelim. Günahlarımızı gözyaşlarıyla yıkayıp temizleyelim, Allah’tan rahmet ve mağfiret isteyelim. Rızkımıza bolluk ve bereket vermesini, vücudumuza sıhhat ve afiyet vermesini, nefsimizi ve neslimizi ıslah etmesini, geçmişlerimize rahmet etmesini ve dualarımızın kabule şayan olmasını isteyelim.
Kadir gecesinde yapacağımız işlerden dördüncüsü de ana-babalarımızın dualarını almaktır. İçinde bulunduğumuz gece şerefli, mübarek ve bin aydan daha hayırlı bir gecedir. Bu gece Allah’ın nimetlerine nail olmak, ebedi kurtuluşa ermek, dünya ve ahirette mesut yaşamak, kaza ve belalardan korunmak istiyorsan ana-baba duası almaya çalış. Bu gece Allah’ın rahmet nazarından uzak kalanlardan olma. Vakit kaybetmeden ellerini öpün, gerekirse ayaklarına kapanın, af ve özür dileyin, rızalarını alın. Bilin ki, ana-babasının rızasını kazanamayanlar, Allah’ın rızasını da kazanamazlar, dünya ve ahirette huzur yüzü göremezler.
Bu gece içki içenler, kumar oynayanlar, yalan, gıybet ve dedi-kodu yapanlar hangi çeşit olursa olsun haram işleyenler; günahkâr olanlar da tövbe etsinler, o kötülükleri bir daha işlemeyeceklerine dair Allah’a kesinlikle söz versinler ki, Allah’ın rahmet ve mağfiretinden onlar da istifade etsinler. Tövbe kapıları her zaman açıktır.
Bu gece bol bol sadaka verelim, hayır ve hasenatta bulunalım. Fakirleri gözetelim, onları sevindirip güldürelim ki Allah ta bizleri sevindirsin güldürsün. Cömertlik ellerimizi açalım, camilere, Kur’an kurslarına hayır cemiyetlerine yardım edelim. Nefsi ve şeytanı kahreden en büyük silahın sadaka olduğunu unutmayalım. Yarım hurma kadar bile olsa sadaka sayesinde cennetin kazanılabileceğini unutmayalım.
Hz Aişe (RA) validemiz buyuruyor ki: “Peygamber (SAV)’e: Ya Rasülallah! Herhangi bir gecenin Kadir gecesi olduğunu anlarsam o gecede ne diyeyim? Diye sordum. Peygamber (SAV) şöyle cevap verdi: “Ey Aişe! O geceye ulaşırsan:
أللهم إنك عفوتحب العفوفاعف عنى.
“Allah’ım!.. Şüphesiz sen bağışlayıcısın, günah bağışlamayı seversin. Benim günahlarımı bağışla.” diye dua et.” buyurdu.
Kadir gecesi çeşitli dualar yapmak, dünya ve ahiret saadetimizi istemek ve bu gecede bol bol tövbe-istiğfarda bulunmak gerekir. Gecelerin en faziletlisi, en şereflisi Kadir gecesidir. Kadir gecesinde yapılan amel ve ibadet, içerisinde Kadir gecesi bulunmayan bin aydan daha hayırlıdır. Şu halde evvela Ramazanın bütün gecelerini Kadir gecesi gibi ihya etmeye çalışalım. Gaflet etmeyelim. Bol bol tövbe-istiğfarda, dua ve niyazda bulunalım. İnşallah, Rabbimiz, bizi de affettiği kullarının arasına katmak suretiyle affeder, bizim de günahlarımızı bağışlar, bize de dünya ve ahiret saadetini nasip eder.
KAYNAK : MÜ’MİNLERE VAAZ VE İRŞAD MEHMET ALTUNKAYA